Son yıllarda emlak piyasası, yatırımcılar ve ev alıcıları için birçok fırsat sunarken, maalesef bu sektörde artan dolandırıcılık yöntemleri de göz ardı edilebilir hale geldi. 'Dublör oyunu' adı verilen yeni dolandırıcılık yöntemi, ev almak isteyenleri hedef alıyor ve bu süreçte alıcıların dikkat etmesi gereken birçok önemli noktayı gündeme getiriyor. Emlak satışında güvenilirliği sağlamak ve tuzaklara düşmemek için alıcıların bilinçli olması büyük bir önem taşıyor.
'Dublör oyunu', emlak sektöründe dolandırıcılara karşı bir metafor haline gelmiş olan bir terimdir. Bu oyun, dolandırıcıların, satışa sunulan gerçek bir evin görüntülerini ve bilgilerini kullanarak sahte ilanlar oluşturmasını ifade eder. Dolandırıcılar genellikle, fiyatı gerçeğinden çok daha düşük bir şekilde bu ilanları yayınlar ve potansiyel alıcıları çekmek için her türlü taktiği kullanır. Satıcı olarak kendilerini tanıtan dolandırıcılar, alıcıyla bütün iletişimi online olarak yürütür. Bu sayede evin gerçek sahibiyle olan bağlantıyı kopararak alıcıyı sahte bir satın alma sürecine sürüklerler.
Genellikle dolandırıcılar, alıcıyı hızlı bir karar vermeye yönlendirmek için oluşturdukları sahte ilanlarda, daha önce çeşitli web sitelerinde kullanılmış fotoğrafları ve bilgileri kullanırlar. Bu sayede alıcı, ilk etapta iletişime geçtiğinde her şeyin gerçek olduğuna inanabilir. Ancak, dolandırıcılar, evin yerini ve durumunu araştırma fırsatı vermeden, hızlı bir şekilde para talep ederler. Alıcı bu süreçte dikkat etmezse, ciddi maddi kayıplar yaşayabilir.
Ev almak isteyenlerin, dublör oyunu ve benzeri dolandırıcılıklara karşı dikkatli olması gerekiyor. İşte alıcıların göz önünde bulundurması gereken bazı ipuçları:
Sonuç olarak, emlak sektöründe dolandırıcılıklara karşı duyarlı olmak, alıcılar için son derece kritik bir meseledir. Bu tür tuzakların kolayca fark edilmesi için yukarıda belirtilen adımlara dikkat etmek gerekiyor. Ev alım sürecinde atılacak her adım, alıcının güvenliği ve maddi kayıplardan kaçınması için önemli bir faktördür. Emlak piyasasındaki bu zararlı uygulamaların artışıyla birlikte, alıcıların bilinçlenmesi, piyasada daha güvenli bir atmosfer oluşturacak ve dolandırıcılara karşı daha güçlü bir duruş sergilenmesine yardımcı olacaktır.